“`html
Clint Hill, 22 Kasım 1963 tarihinde meydana gelen Kennedy suikastinin en önemli tanıklarından biriydi. O kritik günde, başkanlık konvoyu Dealey Plaza boyunca ilerlerken, Hill gizli servisin kullandığı aracın basamağında nöbet tutuyordu.
Başkan Kennedy ve First Lady Jacqueline Kennedy, kalabalığa el sallarken, Lee Harvey Oswald’ın Texas Okul Kitap Deposu’ndan açtığı ateş, tarihin seyrini köklü bir şekilde değiştirdi.
Oswald’ın açtığı ilk iki kurşunun ardından, Hill Başkan Kennedy’nin boğazını tuttuğunu görünce tereddüt etmeden harekete geçti. Oswald üçüncü kez ateş ettiğinde, Hill limuzinin arkasına atlayarak Jacqueline Kennedy’nin yanına ulaştı.
Associated Press tarafından çekilen bu an, Abraham Zapruder’in kamerasında görünerek suikastın en çarpıcı sahnelerinden biri haline gelmiştir.
Başkan Kennedy’nin hayatını kurtaramayan Hill, suikast sonrası yıllarca suçluluk duygusuyla yaşamak zorunda kaldı. 1975’te CBS’in “60 Minutes” programında Mike Wallace’a verdiği yanıtta, “Gizli Servis veya Clint Hill başkanın ölümünü önleyebilir miydi?” sorusuna “Evet” cevabını verdi.
Wallace’ın “Ne demek istiyorsun?” sorusuna, “Eğer biraz daha hızlı hareket etmiş olsaydım, bugün burada olmazdım” yanıtını vererek o anki birikmiş pişmanlığını dile getirdi.
Kennedy’nin vefatının ardından, Hill Jacqueline Kennedy’nin koruması olarak görevine devam etti. Başkan Lyndon B. Johnson’ın güvenlik ekibinin başına geçen Hill, Nixon ve Ford dönemlerinde de önemli rollerde yer aldı.
Ancak suikastın psikolojik etkileri onu derinden etkiledi. 43 yaşında emekli olduktan sonra, depresyon ve suçluluk hissiyle boğuştuğunu belirten Hill, uzun süre psikiyatrik tedavi gördü.
Clint Hill, suikast sonrası yalnız bir yaşam sürerken alkol bağımlılığıyla da mücadele etti. 2013’te Lisa McCubbin ile birlikte yazdığı “Kasım’da Beş Gün” ve 2022’deki “Bayan Kennedy ile Seyahatlerim” adlı eserlerinde, Kennedy ailesiyle geçirdiği yılların kendisi için taşıdığı derin anlamları ifade etti.
Clinton Jerome Hill, 4 Ocak 1932’de Kuzey Dakota’nın Larimore kentinde dünyaya geldi. Bekar bir annenin çocuğu olarak büyüyen Hill, Fargo’daki bir yetimhaneye bırakıldı ve daha sonra Washburn’da yaşayan Hill ailesi tarafından evlat edinildi.
Gençliğinde spora ilgi duyan Hill, lise yıllarında futbol, basketbol, beyzbol ve atletizmle ilgilendi. Concordia Koleji’nden tarih ve eğitim alanında mezun olduktan sonra orduya katıldı ve karşı istihbarat subayı olarak görev yaptı.
1958’de Gizli Servis’e katılan Hill, ilk görevi olarak sahte para ve dolandırıcılıkla mücadelesine Denver’da başladı. 1960 yılında Başkan Dwight D. Eisenhower’ın kayınvalidesinin güvenliğini sağlamakla görevlendirildi ve bu, onun başkanlık koruma ekibine giriş kapısı oldu.
Kennedy’nin başkanlık döneminde Jacqueline Kennedy’nin koruma ekibine atanmış olan Hill, bu görevi başlangıçta bir terfi olarak görmemişti; ancak zamanla First Lady ile derin bir güven bağı kurdu.
1975 yılında Gizli Servis’ten emekliye ayrılan Hill, olayın psikolojik etkisinde yıllarca kayboldu. 1990’da, Kennedy suikastının yaşandığı Dealey Plaza’ya ilk kez geri döndüğünde, “O gün elimden geleni yaptım, başka bir şey yapamazdım” diyerek bir nebze huzur bulduğunu ifade etti.
ABD’nin 35. Başkanı John Fitzgerald Kennedy, 22 Kasım 1963 tarihinde uğradığı suikast sonucu hayatını kaybetti. Bu suikasta dair pek çok bilgi ve belgenin gizli tutulması, tarih boyunca merak konusu oldu. Donald Trump, bu belgelerin gizliliğini kaldırma yönünde bir adım atarken, açıklanma tarihleri hakkında net bir bilgi bulunmuyor.
Odatv, suikastı yıllardır araştıran yazar ve siyasetçi Bedri Baykam ile gizli belgeler ve suikastla ilgili pek bilinmeyen detaylar hakkında kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirmiştir. İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz.
“`
