Türkiye ve Ekonomik Saldırılar
Türkiye, bağımsızlığını korumak adına attığı adımlara karşılık ekonomik tehditlerle karşı karşıya kalıyor. Emperyalist ülkelerin hoşuna gitmeyen hamleler yapan Türkiye, ekonomik manipülasyonlarla mücadele etmek zorunda kalıyor.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Türkiye’ye yönelik ilk saldırının ekonomik boyutta olduğu biliniyor. Bu dönemde ambargolar nedeniyle ülke ekonomisi zor günler yaşadı.
Gezi kalkışmasından sonra, IMF’ye olan bağımlılığın sona erdiği dönemde bile Türkiye ekonomisine hâlâ finansal saldırılar başladı.
Amerika Birleşik Devletleri’nden Andrew Brunson adında bir rahip, ülkemizde uzun yıllar görev yapmıştı. Ancak terör örgütleri adına suç işlediği gerekçesiyle hapis cezasına çarptırıldı.
Fırat’ın Doğusundaki Operasyon ve Ekonomik Tehditler
Fırat’ın doğusundaki Barış Pınarı Harekâtı sonrasında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump, Türkiye’nin ekonomisini tehdit etti. Bu durum, Türkiye’nin ekonomi üzerinde karşılaştığı uluslararası baskıları gözler önüne serdi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluk soruşturmasının ardından yaşanan ekonomik dalgalanmayı paramparça edenlerin kim olduğu dikkate alınmalıdır. Türkiye’nin dostu olmayanlar, siyasi gündemi paralarıyla şekillendirmeye çalışanlardır.
Rahip Brunson krizine benzer şekilde, Türkiye’nin iç meselelerine ekonomik operasyon çekmeye çalışanları görmek önemlidir. Türkiye’nin özgürlüğüne ve ekonomisine yönelik tehditlere karşı dik duruşunu korumak büyük önem taşımaktadır.